Skip to main content

Yıllık ücretli izin; bir iş yerinde, işe başladığı günden itibaren en az 1 yıl çalışmış işçilere tanınmış olan kaynağını anayasadan alan bir dinlenme hakkıdır. Yıllık ücretli izin çalışanın çalışmasına karşılık olarak hak ettiği izin hakkı olarak da tanımlanabilmektedir.  

Yıllık ücretli izin hakkı doğan işçi, izin kullanmak istediği tarihi işverene en az bir ay önceden yazılı olarak bildirecektir.

İşçinin izin talebinde adını, soyadını, iznini hangi tarihlerde kullanmak istediğini ve ücretsiz yol izni kullanmak isteyip istemediğini yazmalıdır.

Hak edilen yıllık izin süresi, işçinin yaşına ve kıdemine göre değişiklik göstermektedir. Buna göre;

İşçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi, hizmet süresi;

  • 1 (Bir) yıldan 5 (Beş) yıla kadar (5 yıl dâhil) olanlara 14 (On Dört) günden,
  • 5 (Beş) yıldan fazla 15 (On Beş) yıldan az olanlara 20 (Yirmi) günden,
  • 15 (On Beş) yıl (dâhil) ve daha fazla olanlara 26 (Yirmi Altı) günden, az olamaz.

Ancak, 18 (On Sekiz) ve daha küçük yaştaki işçiler ile 50 (Elli) ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi 20 (Yirmi) günden az olamaz. Anılan sürelerin tamamı alt sınır olarak belirlenmiş olup, iş sözleşmeleri ile işçiler lehine artırılabilmektedir. 

Buna ilişkin yasal bir düzenleme olmamakla birlikte, işçinin talebi halinde işveren yönetim hakkı kapsamında böyle bir uygulama yapabilir. Avans yıllık izin olarak da adlandırabileceğimiz böyle bir durumda işçi sonraki yılın yıllık izninden kullanmış ise ve yıllık izne hak kazanmadan işten ayrılırsa, başlangıçta yazılı onay vermiş ise; kullandığı yıllık iznin ücretini işverene iade etmek zorunda kalabilir.

Çalışanların hak etmiş oldukları yıllık ücretli izin sürelerinin hesaplanmasında resmi tatiller ve hafta tatilleri genel tatil kapsamında sayıldığından işçinin yıllık izin sürelerinin hesaplanması sırasında genel tatil günleri izin hesabına katılmaz.

Yine işçinin yıllık izin kullandığı dönemde hastalanması ve rapor alması durumunda raporlu olunan süreler yıllık izinden sayılmamaktadır.

İş Kanunu açısından hafta sonu tatili sayılmayan cumartesi günleri, işçilerin cumartesi günleri çalışıp çalışmadığına bakılmaksızın iş günü sayılmaktadır. Dolayısıyla yıllık ücretli izin süresinin hesaplanması sırasında cumartesi günlerinin de iş günü olarak değerlendirilerek yıllık ücretli izin süresi içerisinde değerlendirilmesi gerekmektedir.

Yıllık ücretli izin süresinin bir bölümü on (10) günden aşağı olmamak üzere bir bütün halinde kalan süreler ise kısım kısım kullanılabilecektir.

Dinlenme hakkı kapsamında yıllık izin kullandırmak yerine ücret ödemek mevzuata aykırı olacaktır dolayısıyla yıllık iznin kullandırılması esastır. Kullanılmayan yıllık izinlerin ücreti ise iş sözleşmesinin feshi halinde talep edilebilir hale gelecektir.