Türk Medeni Kanun’a göre (md.218-241) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi, temel olarak evlilik birliği içinde edinilen malların eşit olarak paylaştırılması esasına dayanmaktadır. Bu bakımdan hangi malların edinilmiş mal hangilerinin kişisel mal olduğunun tespiti gerekmektedir. Eşlerin kişisel malları mal paylaşımına dâhil edilmemektedir. Edinilmiş mallar, her eşin mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleri olarak tanımlanmaktadır.
Edinilmiş mallar;
- Eşlerin çalışmasının karşılığı olan edimler,
- Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amaçlı kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler,
- Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlar,
- Kişisel malların gelirleri,
- Edinilmiş malların yerine geçen değerler olarak sayılabilir.
Kişisel mallar;
- Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya,
- Manevi tazminat alacakları,
- Kişisel mallar yerine geçen değerler,
- Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait olan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da başka karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri olarak sayılabilir.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta şu ki; edinilmiş mallar evlilik birliği içinde ve mal rejimi başlangıcından itibaren belirlenmektedir. Bu da yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminin uygulanma tarihi olan 01.01.2002 tarihinden sonra edinilmiş malların kapsam alanında olduğunu göstermektedir. 01.01.2002 tarihinden önce yasal mal rejimi olarak mal ayrılığı rejimi uygulandığı için bu tarihten önce satın alınan mallar eşlerden hangisinin üzerineyse mal o eşe ait sayılmaktadır.
Evlilik öncesinde ya da 01.01.2002 tarihinden önce kredi ile satın alınan ancak kredi borcu evlilik birliği ve yasal mal rejimi süresince ödenen mallar bakımından; söz konusu malın evlilik süresince ödenen bedele karşılık gelen kısmı edinilmiş mal sayılarak paylaşmaya dâhil edilir.
Eşler, evlilik süresi boyunca malları üzerinde diledikleri gibi tasarrufta bulunabilirler. Ancak, boşanma davasının açıldığı tarihe kadar edinilmiş olan ve elden çıkarılan tüm mallar, boşanmada mal paylaşımına dâhil edilir. Boşanma davasının açıldığı tarih, eşler arasındaki mal rejiminin de tasfiye edileceği tarihtir. Yani, boşanma davasının açıldığı tarihe kadar edinilen tüm malvarlığı değerleri (nakit para, ev, araba, arsa vs.) mal paylaşımına dâhil edilir. Boşanma davası açıldıktan sonra eşlerin edindiği mallar ise mal paylaşımına dâhil edilmemektedir.
Eşlerin boşanma davası açılmadan önce üzerlerine kayıtlı taşınır veya taşınmaz malları üçüncü kişilere devrederek paylaşım dışı tutmaya çalıştıkları görülmektedir. Ancak, boşanma davası açılmadan önce satılan mallar da boşanmada mal paylaşımı hesaplamalarına dâhil edilir. Yani, mallar satılsa dahi mal paylaşımı yapılırken bu malların değeri bilirkişi raporu ile tespit edilerek diğer eşin alacak hakkı hesaplanır.
Mal paylaşımı davasında borçlu çıkan eşin malvarlığı, diğer eşin alacak hakkını karşılamaya yetmezse, alacaklı eş, TMK m. 241 gereği karşılıksız kazandırma yoluyla malı devralan üçüncü kişilerden eksik kalan alacak miktarını isteyebilir.